Birçoğumuz için kahve içme günlük bir ritüeli oluşturmaktadır. Kahve severler ‘sihirli’ iksir olmadan güne başlamıyorlar. Türk kahvesi bir içecek dışında bir kültürü temsil etmektedir, dünyada ise sohbet sebebi, hazırlanma şekli ve geleneksel sunumu ile tanınmaktadır. Bazıları ise bir fincan kahve üzerine yapılan dedikoduları da eklemektedir.
1. Türk kahvesi Türkiye’den gelmiyor
Kahvenin içilmesi ile ilgili ilk kanıtlar muhtemelen Yemen’den gelmektedir. 15. yüzyılda. Oradan Kahire’ye ve Mekke’ye yayılmaktadır. Dönemim ünlü Osmanlı tarihçilerine göre 1640 yılında ilk kahve dükkanı Konstantinopolis’te açılmış. Adı Arapça kelime ‘qahwa’den türetilmiştir. Türk kültüründe kahvenin anlamı kahvaltı kelimesinde de görülmektedir, kelimenin tam anlamı “kahve altı” demektir.
2. Kalite kahvenin kaymağında (köpük)
Eğer güzel Türk kahvesi içip içmediğinizi bilmek isterseniz fincanın üst kısmındaki kaymağa bakmanız gerekmektedir. Söz konusu kahve özel yumuşak ve kadife kaymaktan oluşuyor. Kaymak sayesinde kahve uzun süre sıcak kalmaktadır.
3. Suyun kendi hedefi var
Türk kahvesi genellikle küçük bir bardak su ile servis edilmektedir. Bazen bunun neden böyle servis edildiğini merak ettiniz mi? Önceden su içmekle size kahvenin tadını hissetmenize yardımcı olacaktır, kahveyi içtikten sonra ise size damağınızı filtre edilmemiş kalıntılardan temizlenmesine yardımcı olacaktır.
Osmanlı zamanında, sarayında kahvenin içinde zehir olup olmadığını öğrenmek için yanında su gelir imiş. Sultan parmağını kahveye daha sonrada suya batırılır, zehir var ise su da dağılıp gözüksün diye. Halk arasında ise eve gelen misafire kahve ve su ikram edilir, misafir suyu alır ise aç olduğu anlaşılır ve sofra kurulurmuş. Şimdiki gibi aç mısın? Sorusu ayıp karşılanır idi.
4. Lokum tüm ritüelin daha iyi olmasına yardımcı olmaktadır
Her şey olduğu zaman bir bütün sayılmaktadır, dolayısıyla bardağın şekli, kahvenin rengi ve tepsideki bir lokum Türk kahvesinin tam bir bütün resmini oluşturmaktadır. Genellikle şekersiz kahve içmeyi tercih edenlere lokum özelikle önemlidir, lokum acı Türk kahvesine tat katmaktadır. Yada Türkiye’de söylenen söze göre “tatlı yiyelim, tatlı konuşalım”.
5. Kaynanalar değerlendiriyor ve yargılıyor
Yeni gelinler dikkat ediniz: Türkiye’de muhtemel kaynananız kahveyi hazırlanış ve sunum şekline göre sizi değerlendirme ve yargılama haklarına sahiptirler. Aslında birçok ailede yeni gelinin ilk testi olarak sayılmaktadır, gelin kaynanası için kahve yapmaktadır, ardından da değerlendirme yapılmaktadır, böylece utanmamanız ve dedikodu çıkmaması için elinden geleni yapmaya gayret gösterin.
6. Gelinler kahveye tuz katmaktadırlar
Türk geleneğinde gelecek damadın erkekliğinin belirlenmesi için kahvesine tuz konuluyormuş. Tuz ile potansiyel gelin damada karşı olan duygularını ifade etmektedir. Kahveye aşırı derecede tuz atmak kızın çocuğa ilgisinin olmadığını ifade etmektedir, orta miktarda tuz oğlanın iyi olduğunu göstermektedir, asgari miktar ise oğlanın şanslarının büyük olduğu ve kızın evlenmek için hazır olduğunu belirtmektedir. Eğer potansiyel aday tuzlu kahvenin tamamını içerse böylece o erkekliğini kanıtlayarak kız ile evlenmek için istekli olduğunu ifade etmektedir.
Bu gelenek tamamen aslından sapmıştır. Asıl amaç, eve gelen görücüyü kız istemez ise kahvesine tuz katılır idi. Bu durumu bilen damat sebebi ziyaretimiz demeden biraz hoş sohbetten sonra kalkıp kendi evlerine giderlerdi.
7. Türk kahvesi UNESCO koruması altında
Türk kahvesi UNESCO’nun maddi olmayan Kültürel Miras listesinde yer almaktadır. Karar Azerbaycan’ın başkenti Bakü’de 2103 yılında düzenlenen UNESCO Hükümetlerarası Komitesi’nin 8. oturumunda alındı.
Eğer insanlar bir işi zevkle yaparsa, bu işte daha uzun süre zevk alacağını söylüyorlar. Geçmişten de bilinmektedir, misafire gittiğiniz zaman, kahve ve lokum ikram edilmektedir. Bu tatlı gelenek uzun yıllar boyunca devam etmektedir.
Ve gerçekten çok zevkli: sıcak Türk kahvesi ve birkaç adet lokum (sade yada cevizli) ve enerji ile dopdolu oluyorsunuz!