Tarık Tufan’ın ilk kitabı olan Kekeme çocuklar korosu aslında karmaşık ve buhranlı bir kitap. Kitabın kahramanı bir radyo sunucusu. Kendi yaşamından kesitler, 90’lı yıllarda islami kesimin duygu düşünceleri ve bireyin ruhsal çöküşlerini ve isteklerini yansıtıyor.
Umut etmenin, hayaller kurmanın ve vazgeçmemenin mesajları veriliyor. Ve şunu da belirteyim; Kitapta kahraman radyo programcısı ve Tarık Tufan’ın da önceden radyo programcılığı yaptığını biliyoruz. Belki de ilk kitabından aslında kendi benliğinden parçaları gözler önüne sermek istedi…
Bu kitap beni Tarık Tufan’la tanıştıran kitaptı. Kekeme Çocuklar Korosunun en sevdiğim yanı ise, kitabın üç bölüme ayrılması;
1. Önerme: Eğer hala nefes alıp verebiliyorsan, hayatta bir şeyleri değiştirebilme şansın var demektir.
2. Önerme: Hala nefes alıp verebiliyorum.
Sonuç Önermesi: Hayatta bazı şeyleri değiştiremem!
Üniversite yılları, aşkları, çocukluğu… Aslında kahramanımızın sıkıntılarını görüyoruz ama belli bir sırası yok istediği gibi anlatıyor biz de dinliyoruz.
Son olarak Tarık Tufan’ın sonradan eklediği önsözü bırakıyorum ve kitabı okumadıysanız herkese tavsiye ediyorum…
“Bu kitap ilk yazıldığı zaman söylediklerimin kimin için ve hangi düzeyde anlam ifade edeceğini bilmiyordum. Anlatmam gerektiğine inandığım şeyler vardı ve yazarak anlattım. Planlanmış, hesaplanmış bir vaziyet yoktu ortada. Şimdi bazı şeyleri görebilmiş olmanın rahatlığıyla “önsöz” niyetine birkaç şey söylemek isterim. Kekeme Çocuklar Korosu, bu koronun çocuklarına ulaşabilmiş bir kitap. Kimi zaman bağıra çağıra, kimi zaman utana sıkıla, kimi zaman da dudak ucuyla söylediklerini anlayan binlerce okuyucusunu buldu kitap. Bir dönemi anlatmanın çeşitli yöntemleri var ve Kekeme Çocuklar Korosu da, 1990-2000 yılları arasında İslamcılık söyleminin bir tarafında yer tutmuş kuşağın içinde biriktirdiklerinin “dikkafalı” bir söylemle dışavurumudur.”