Rus asıllı yazar Fyodor Dostoyevski tarafından kaleme alınmış kitap ilk kez 1848 yılında yayınlanmıştır.
Başarılı Rus yazar bu öykü kitabında; hayalperest bir adam ve masum bir genç kızın, romantik aşkını ele almıştır.
Yıllardır Petersburg’da, hizmetçisi ila yaşayan adam çok yalnız bir karakterdir ancak bununla ölesiye barışıktır. Bazen yollardaki evlerle sohbet eder bazen ise hep karşılaştığı bir beyefendiye başı ile selam verir.
Asıl olayın yaşandığı o yaz; herkes başını alıp yazlıklarına gitmiş, adamsa şehirde sıkılmaktadır. Yalnız başına geçirdiği güzel bir günün ardından gece yarısı evinin yolunu tutmuşken nehir kıyısında ağlayan genç bir kıza rastlar.
Daha önce hiç bir kadınla münasebeti olmayan adam ona yaklaşmak ister ancak beklendiği gibi cesaret edemez. Tam o sırada hayatı boyunca buna hep şükredeceği bir hadise meydana gelir. Ve böylelikle (her ne kadar kız bunun fırsat olarak dile gelmesinden hoşlanmasa da) adam kız ile tanışma fırsatı bulmuştur.
Birbirini tanımak ve tanıtmak isteyen iki karakter bir buluşma için sözleşir ve kendilerine ait tüm kartları o gün açık ederler. Yolun başında genç kız adamdan kendisine aşık olmaması için bir söz alır ancak yolun sonunda bu sözü ikisi de tutmamıştır.
Evlenmeye karar veren çift Petersburg sokaklarında el ele gezer hayaller kurar ancak aralarına giren bir hikaye vardır. Genç kızın hikayesi.
Hayalperestin eline geçen bir veda mektubu kitabın sonuna gerçekten acı bir nokta koymuştur.
İşte o mektuptan bir kaç satır.
İyi okumalar. 🙂