Fürüzan, Türk edebiyatı için önemli isimlerden birisi olmasına karşın ne yazık ki çok az insan tarafından tanınan bir yazardır. Az tanınmasının sebebi nedir bilmiyorum fakat bir gün hak ettiği değeri kazanacağına inanıyorum. Asıl adı Feruze Çerçi olan, eserlerini Fürüzan ismiyle çıkaran yazarımız 29 Ekim 1932 yılında İstanbul’da doğmuştur. Cumhuriyet dönemi Türk edebiyatçısı olan Fürüzan eserlerini modernizm akımını benimseyerek yazmış ve kariyerini ödüllerle taçlandırmıştır.
Yazar kimliğine bürünmeden önce tiyatroyla ilgilenmiş ve oyunculuk eğitimi almaya başlayıp Küçük Sahne’de oyunculuk yapmıştır. Zamanla edebiyata olan ilgisi artınca edebi eserler yazmaya başlamış ve ilk öyküsü olan “Olumsuz Hikâye”yi 1956 yılında Seçilmiş Hikayeler Dergisi’nde yayınladı. Devam eden süreçte daha çok tanınmış dergiler olan Türk Dili, Yenilik ve Pazar Postası’nda öyküler yayınladı.
Gençlik Hevesi Sonrası Ustalık Yılları
Füruzan 1960’lı yıllara kadar olan yazarlık kariyerini “gençlik hevesi “ olarak adlandırmaktadır ve onun için gerçek yazarlık dönemi 1960’ların ilk yıllarında başlamıştır, Yeni Dergi ve Papirüs dergilerinde yayınlanan öyküleri dikkat çekmeye başlamış, 1971 yılında ilk öykü kitabı olan Parasız Yatılı’yı çıkarmıştır ve bu kitap ona 1972 Sait Faik Hikaye Armağanı Ödülü’nü getirerek ünlenmesine katkıda bulunmuştur. Aynı zamanda bu ödülü kazanan ilk kadın yazar olarak adını tarihe yazdırmıştır.
Öykülerinde çöken burjuva aileleri, göçmenleri, yoksul aileleri, yalnız kadınları işledi. Kuşatma (1971) ve Benim Sinemalarım (1973) isimli iki öykü kitabı daha çıkardıktan sonra öykü yazmaya 9 yıl ara veren Füruzan 1974 yılında ilk romanı olan Kırkyedililer’i yayınladı. Bu eser tarihe 68’liler olarak geçen bir kitleyi anlatmaktadır ve 1947 doğumlular tarafından çok sevilerek geniş bir okur kitlesi kazanmıştır. Bu eser 1975 yılı Türk Dil Kurumu ödülünü kazanmasını sağlamıştır.
Dizi ve Filmlerle Süslenmiş Bir Kariyer
Öykü ve romanlarının ardından senaryo alanında da çalışmalar yaptı. Yine kendi öykülerinden biri olan Ah Güzel İstanbul’dan uyarlanan ve aynı ismi taşıyan film için 1981 yılında senaryo çalışması yaptı ve film Antalya Film Festivali’nde ikincilik ödülü aldı.
1982 yılında yayımladığı kitapta yer alan Gecenin Öteki Yüzü isimli öyküsü 1986 yılında TRT’de diziye uyarlanmış, TRT ve Modern Gazeteciler Kurumu tarafından en iyi dizi seçilmiştir.
1988-89 yıllarında Benim Sinemalarım adlı öyküsünü senaryolaştırarak yönetmen koltuğuna oturmuş ve kendi filmini çekmiştir. Uluslararası festivallerde büyük ilgi gören bu film yönetmenlik alanında da yeteneğini ispatlamasını sağlamıştır. Kariyeri boyunca bir çok öyküsü dizi, sinema ve tiyatro oyunlarına uyarlanmış, tiyatro oyunları Ankara Devlet Tiyatroları tarafından sahnelenmiştir. 1991 yılında da ilk ve tek şiir kitabı olan Lodoslar Kenti’ni yayınlamıştır.
Kendini tek bir alanla sınırlamayıp sanat alanında birçok başarıya imza atmıştır. Ünlü bir soyadı olmasına rağmen hiç kullanmamıştır çünkü soyadının ona getireceği kolaylıkları istememiş, başarıyı kendi çabalarıyla kendi ismiyle kazanmak istemiştir. Tek başına ulaştığı bu başarı onun ne kadar azimli ve yetenekli olduğunu göstermektedir. 1970’lerin en iyi bilinen edebiyatçılarından biri olan Füruzan günümüzde çok tanınmasa bile bir gün yeniden herkesin kitaplarını okuyup filmlerini izleyeceğini ve ondan bahsedeceğini umut ediyorum.