Ah, çıkmış çivisi şu başını alıp gidenin
bari çocukları bıraksa…
Hoyrat tavrını bırakıp,
gerse dudaklarını,
gözleri kısılsa.
Ve imreniyorum kuşlara,
Tanrı ne güzel seçmiş yerlerini!
Çocuklara da bulamamış mı
maviliklerden bir ücra?
Heyhat!
Hani bulaşıcı dedikleri yok mu
gülümsemelerin…
Gidelim, neredeyse yeri;
arayalım, bulalım hadi!
Dünyayı ayakta tutacak varsa bir temel;
bir çocuk kalbinde duracağız muhtemel!