Bilmediğim Ne Çok Şey Var – Korhan Futacı ve Kara Orkestra

Ve ardından gözlerinde daha önce hiç görmediğim bir tereddüt yahut bir şüphe belki bir çığlık gördüğüm yanılgısına kapıldım. Görmek istediğim ve gördüğüm sahiden bu kadar farklı mıydı? Bu mümkün müydü?
Yaratılan ve yaratılmış her şey de bir anlam olmak zorunda mıydı? Bilmiyorum ama gözlerimi açtığım her sabah benliğimden daha hızlı renk değiştiren fikirlerime kapılıp, sürüklenmemek için azımsanmayacak bir uğraş veriyordum. Bir işe yaramadığımı düşündüğüm diğer yaratılmışlar hakkında yanılma ihtimalimi düşünmek bugüne kadar yaptıklarımı ve yapmayı düşlediklerimi geçersiz kılıyordu. Bu durum başka bir olguyu çıkarıyordu,nitekim ben de, ki ortada bir ben varsa, bunu kabul etmek zorunda olduğumun bilincindeydim. Beynimde aynı anda gezinen binlerce ölümcül soruya karşılık tek başımaydım. Cevap vermenin vermemekten daha zor olması gibi ortada cevap vermeme sebebiyet veren ne vardı?
Kim ve yahut ne içindi bütün bunlar?
Sorular sürekli yerlerini başkalarıyla değiştirip artık görmezden gelinmeyecek seviyeye ulaştıklarında, günün en tenha saatlerinde bir anda hücum ediyor ve önce alnımın karıncalanmasıyla başlayan, ardından kaşlarımın çatılmasına, dudaklarımın bir ok gibi gerilmesine ve kimi zaman ellerimin titremesine sebebiyet veren, döngüye girmem için uzun bir yol oluşturduklarında, yalnız olduğumu biliyordum. Yollar ben yürümedikçe, yürümeyi reddettikçe uzuyor ve daha karışık bir hale geliyordu. Bir hataya düşüp insanlığın cevabını yıllarca aradığını ve bin bir çeşitmiş izlenimi yaratmasına rağmen ,aslında tek ve basit olan o soruyu sorma gafletine düştüğümde, uykularım yerini gecenin sessizliğine bırakıyor ve bu iyi değildi. İyi olmayan pek çok şey gibi canımı sıkıyordu. Asıl bilmek istediğim ise ben hangi kutbun insanıydım? Ben kınadığım kötüler kadar kötü olabilir miydim? Ne kadar iyi biriydim?
Ama bütün bunlardan önce yolun başında ve sonunda beni bekleyen soru aynıydı. Gerisi sadece ara sokakları temsil ediyordu.
Neden?
Ben neden var olmuştum?
Var olmamak bir seçenek iken ben neden vardım?
Bugünün,yarının ve nihayetinde varlığımın sonunda ne olacaktı?
Neden?
Kulaklarımda çınlayan bu şey bir soru muydu, yoksa ikaz mı bilmiyordum.
Ve ardından gözlerinde daha önce hiç görmediğim bir şey gördüm.
Şimdi hoşçakal.